14 Mart’ta 14’üncü yıllarını kutlayan aile hekimleri: ”Tükendik”

Aile hekimliği sistemi, kuruluşunun 14’üncü yılını kutluyor.  Ancak, aile hekimleri geçen bu süre içinde halen giderilmesi gereken pek çok  sorunları bulunduğunu ifade ediyor. AHEF Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Köz, ”Bu sisteme hizmet verenlerin sorunları 14 yıl da büyüdükçe yumak halini almış, çözülmedikçe zaman içinde bıkkınlık ve tükenmişliğe doğru götürmüştür.”

Aile Hekimleri Dernekleri Federasyonu (AHEF)  Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Hüseyin Köz, aile hekimliği sisteminin kuruluşunun 14’üncü yılı nedeniyle yaptığı açıklamada, şunları kaydetti:

”Mutlu edeceği düşünülen bir projeydi ama olmadı”…

Aile hekimliği,  sağlık sistemi yeniden yapılandırılırken kurulan, eksikleri olsa da umut vaat eden ve sağlık personelinin gayretleriyle hem vatandaşı, hem de sağlık çalışanlarını mutlu edeceği düşünülen bir projeydi ama olmadı.

14 yıl önce bölgesel sağlık ocaklarının adı aile sağlığı merkezi olarak değiştirilerek, bir gecede devletin belirlediği ölçütlerde aile hekimlerinin yoğun uğraşıyla çalışılabilir hale getirildi.

2020 ile mevcut iş yüklerine yeni sorumluluklar eklendi

2020 yılıyla birlikte mevcut iş yüklerine artık çok yeni sorumluluklar eklendi. Bağışıklama hizmetleri zamanla sadece anne ve bebekle sınırlı olmayıp, okul aşıları, erişkin zatürre, grip, tetanos aşıları yanında şimdi tüm gücümüzle covid-19 aşıları da yapılmaya çalışılmaktadır. Poliklinik yanında, pansuman, enjeksiyon gibi temel sağlık hizmetleri aralıksız devam etmiştir.

”Sorunlar 14 yılda tükenmişliğe götürdü”

Halkımız sadece tıbbi konularda değil, her alanda fikir aldıkları, yardım istekleri için aile hekimlerine başvurmuşlardır. Durum böyle olunca aile hekimlerinden memnuniyet oranı yüzd 90’ların üstündedir. Oysa bu sisteme hizmet verenlerin sorunları 14 yıl da büyüdükçe yumak halini almış, çözülmedikçe zaman içinde bıkkınlık ve tükenmişliğe doğru götürmüştür.’

Bu çaresizliğe götüren yolların temel taşları, sınırları net çizilmeyen iş yükleriyle atılmış, her ilde farklı uygulamalar, kanun ve nizamlara uymayan idari isteklerle içinden çıkılmayan bir görev kargaşasına neden olmuştur. Sorunun çözümü için artık sözleşmeli çalışan birinci basamak temsilcileri ile idarenin karşılıklı olarak bir masada oturup, çalışma koşullarını belirleyen anlaşmayı imzalaması gerekmektedir.

”Vekaletsiz izin hakkımız bile yok”

Vekaletsiz izin hakları bile olmayan aile hekimliği çalışanlarının, ILO sözleşmelerine uygun izin hakkı olmalı. Sağlık raporları konusunda ASM koşullarında yapılabilir olanların belirlenip, diğer ülkeler de uygulandığı gibi kişinin kendi beyanının yeterli olması şeklinde düzenlenmelidir.  Hiçbir kurum da olmayan negatif veya pozitif performansı birinci basamak sağlık çalışanları olarak biz de istemiyoruz. Sağlık çalışanlarının performans kriterleriyle  cezalandırılmasını istemiyoruz.

”Çocuğunun aşızını zamanında yaptırmayan ailenin ceremesini sağlık çalışanı çekemez”

Çocuğunun aşısını zamanında yaptırmayan ailenin ceremesini negatif performansla sağlık çalışanı çekemez. Yardımcı sağlık personeli eksikliği bir an önce tamamlanmalıdır.  Yıllar içerisinde aile hekimlerinin son 10 yıllık hak edişleri, cari ödenek ve özlük hakkı kayıplarının yerine konulması, yeniden düzenlemeyle mevcut koşulları karşılayacak şekilde telafi edilmesi gerekmektedir.

(Visited 27 times, 1 visits today)