
Pandemi, ergenlerde yalnızlık duygusu ve depresyon belirtilerini artırdı
Ergenler, bu dönemde hem salgının getirdiği sorunlarla, hem de ergenlik sorunlarıyla baş etmek zorunda kaldı. Çalışmalara göre, pandemi ergenlerde başta depresyon ve kaygı bozuklukları olmak üzere, travma sonrası stres bozukluğu, yeme bozuklukları gibi ruhsal sorunlara yol açtı.
Çocuk Ergen Psikiyatri Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Neriman Kilit, pandemi döneminin ergenlere etkileri ve onlara nasıl yaklaşılması gerektiği konusunda değerlendirmelerde bulundu.
Azalan okul ve akran iletişimi olumsuz etkiliyor
Covid-19 pandemisinin yol açtığı azalan okul ve akran etkileşimi, uzaktan eğitime alışkın olmayan öğrencilerin bu sisteme kısa sürede adapte olmaya çalışması, tatil havasından çıkıp derslere adapte olamamaları, artan izolasyon ve yalnızlık duygusu, açık alanda yapılan aktivitelerin azalması, artan ev içi zaman, uyku, yeme gibi gün içi rutinlerin bozulması, çocuğun artan ekran ve sosyal medya maruziyeti, artan ekonomik zorluklar, ebeveynin iş kaybı, ev içi çatışma ve şiddet gibi pek çok etken rgen yaş grubunda, bazı ruhsal sorunlara yol açtı. Veya pandemi öncesinde halihazırda var olan sorunların şiddetini arttırdı.
Yalnızlık duygusu ve depresyon belirtileri arttı
Bu dönemde yurt dışında yapılan bilimsel çalışmalar, ergenlerde pandemi döneminde somatik yakınmaların arttığını, fiziksel aktivitenin azaldığını, yalnızlık duygusu, depresyon, kaygı belirtileri ve yeme bozukluklarının arttığını, madde kullanımında artış olduğunu, ekran başında kalma sürelerinin uzadığını ve üretkenliğin düştüğünü gösterdi.
”Daha az hareket ediyor, daha çok uyuyorlar”
Ebeveynler, pandemi sürecinde çocuklarında en sık odaklanma güçlüğü, can sıkıntısı, huzursuzluk, sinirlilik, yalnızlık, endişe ve kaygı semptomlarını gördüklerini söylüyorlar. Yine, çocuk ve ergenlerin ekran başında geçirdikleri sürelerin uzadığını, daha az hareket ettiklerini ve daha uzun saatleri uykuda geçirdiklerini bildiriyorlar.
Bu dönemde ergenlere nasıl yaklaşılmalı?
Öncelikle ergenlerde, yatma ve kalkma saatlerini okula devam ediyormuş gibi düzenleyecek günlük bir rutin oluşturulmalı.
Her gün çocukla rahatlatıcı sohbetler edilmeli ve ailenin diğer üyeleri ve yaşıtlarla uzaktan iletişimi desteklenmeli.
Çocuk, yaşamış olduğu bir sorun veya yaptığı bir yanlışla anne babasına geldiğinde, sakin ve rahatlatıcı bir tavırla sonuna kadar dinlenmeli.
Gencin bu dönemde arkadaşlık edinmesi ve sosyal ilişkiler kurması desteklenmeli.
Ortak okuma saatleri belirlenmeli, bulmaca ve ev oyunları gibi aktiviteler yaşama eklenmeli.
İnternette öğrenilebilecek sanatsal ve sporsal aktiviteler beraber yapılmalı.
Hiç unutmayın; ergen çocuğunuzda cinsiyet ayrımı yapmayın, yargılamayın, eleştirmeyin kıyaslamayın, direkt yasaklama ve ceza yöntemine başvurmayın, Çünkü o da kendi duyguları, değer yargıları ve kriterleri olan bir birey.