”İleri evre prostat kanseri sıklığında artış gözlemliyoruz” uyarısı…

Erken teşhisin çok önemli olduğu prostat kanseri, erkeklerde en sık görülen ikinci kanser türü. Uzmanlar, aile öyküsünde meme veya prostat kanseri bulunan bireylerin risk grubunda olduğunu söylüyor. Türk Üroonkoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Aslan: ”Son yıllarda teşhis aşamasında ileri evre prostat kanseri sıklığında artış gözlemliyoruz.”

 

Erken teşhisin çok büyük önem ifade ettiği prostat kanseri, dünyada erkeklerde en sık görülen ikinci kanser türü olarak biliniyor ve dünyada yılda yaklaşık 1.4 milyon erkekte teşhis ediliyor. Bu kanser türünde yaş ilerledikçe de risk artıyor.  Uzmanlar, aile öyküsünde meme veya prostat kanseri bulunan bireylerin risk grubunda olduğunu söylüyor.

Türk Radyasyon Onkolojisi Derneği, Türk Tıbbi Onkoloji Derneği ve Türk Üroonkoloji Derneği, prostat kanserinin önemine dikkat çekmek amacıyla ”Prostat Kanserine Karşı Top Sende” projesini, Recordati Türkiye’nin koşulsuz desteğiyle hayata geçiriyor.

”Ne kadar erken yakalarsak, o oranda daha hafif bir tedavi”… 

Proje kapsamında bilgi veren Türk Radyasyon Onkolojisi Derneği Başkanı Prof. Dr. Uğur Selek,  şunları söyledi:

Prostat kanseri tanısından korkmamak gerekir. Elbette ne kadar erken yakalarsak, o oranda daha hafif bir tedaviyle kurtulmak mümkünken, gecikildiğinde daha zahmetli bir tedavi gerekse de kurtulma oranları yüz güldürücüdür.

Prostat kanserinde kür için tek seçeneğin cerrahi olmaması ve radyoterapinin yüksek kür oranlarıyla denk bir tedavi olarak her hastamıza önerilebilmesi, büyük bir şans oluşturmaktadır. Hastalarımızın prostat kanseriyle korkmadan mücadele edebilmesi için evresi, yaşı ve fonksiyonlarını değerlendirerek, hiçbir cerrahi girişim olmadan, yüksek odaklanmış radyoterapi yoluyla 2-8 haftalık bir yelpazede, teknolojinin sunduğu tüm imkanlarla yanındayız.”

”Bir çok yeni tedavi yöntemleri geliştirildi”

Türk Tıbbi Onkoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Murat Dinçer’de,  hastalığın her aşamasında tedavi yöntemlerinin olduğunu vurgulayarak,  şunları söyledi:

”Prostat kanserinin tedavisinde hastaya kemoterapi vermeden de uygulayabildiğimiz hormon baskılayıcı tedavi yöntemleri mevcut. Bunun dışında nükleer tıp bölümüyle birlikte teranostik uygulamaları tedavide kullanabiliyoruz. Ayrıca prostat kanseriyle ilgili birçok yeni tedavi yöntemleri geliştiriliyor ve her yıl yeni ilaçlar üretiliyor. Erken teşhisle tedavisi mümkün ve  erken teşhisin hayat kurtarıyor.”

”İleri evre sıklığında artış gözlemliyoruz”

Farkındalık projelerinin daha bilinçli ve sağlıklı bireylerin yetişmesine büyük katkı sağladığını belirten Türk Üroonkoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Güven Aslan da; ”Son yıllarda teşhis aşamasında ileri evre prostat kanseri sıklığında artış gözlemliyoruz. Risk grubunda olan kişiler, aile öyküsü olan bireylerde tarama ve genetik testlerle hastalığı çok daha erken aşamada tespit edebilir, daha erken tedaviler hatta hastalık tam ortaya çıkmadan koruyucu tedaviler uygulayabiliriz” dedi.

(Visited 16 times, 1 visits today)