Bu kanserde tarama testi yok, düzenli kontrol şart
- Az ”su içmek veya hareket etmek” göz siniri felci riskini artırıyor - 17 Mart 2024
- Erken doğum, inmemiş testis görülme sıklığını artırıyor - 15 Mart 2024
- Tırnaklar neden sararır? - 14 Mart 2024
Sinsice ilerlediği için genellikle geç dönemde fark edilen yumurtalık kanseri, ülkemizde kadın kanserleri arasında sekizinci sırada yer alıyor. Ve her yıl 4 bin kadın bu hastalıkla tanışıyor. Tarama testi olmayan bu kanser türünün erken tanısı, jinekolojik kontrollerle mümkün olabiliyor.
Jinekolojik Onkoloji Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. İlkkan Dünder, yumurtalık kanseri hakkında bilgiler verdi.
Bu işaretlere dikkat!
Ülkemizde de her yıl 4 bin kadın yumurtalık kanseriyle tanışıyor. Araştırmalara göre, tanı konulduğunda bu hastaların yüzde 70’i kanserin 3’üncü evresinde oluyorlar. Yumurtalık kanseri, özellikle geç belirti vermesi ve karın içine hızla yayılıyor olması nedeniyle, tüm jinekolojik kanserler arasında ölüm oranı en yüksek kanser türü.
Yumurtalık kanserinin pek çok belirtisi var. Başlıcaları şişkinlik, iştah kaybı, kabızlık, sık idrara çıkma, kilo kaybı, vajinal kanama, karın içinde hissedilen basınç ve şişkinlik, kasıkta dolgunluk ve ağrı, uzun süreli hazımsızlık, gaz ve bulantı.
Büyük oranda menopoz sonrası görülse de her yaşta olabilir
Bu kanser türü büyük oranda menopoz sonrası görülse de her yaşta ortaya çıkabiliyor. Bu da genç yaşta ve doğurganlık çağındaki kadınların belirtileri dikkate alması, jinekolojik muayenelerini aksatmamasını gerektiriyor. Yumurtalık kanserinin genellikle belirti vermeden ilerlemesi, tedaviyi de zorlaştırıyor.Yumurtalık kanserinin tarama testi yok. Bu nedenle hiçbir belirti olmasa bile, yılda bir kez düzenli jinekolojik muayenelerin yapılması çok önemli hale geliyor. Jinekolojik muayeneye ise 18 yaşından itibaren başlanması öneriliyor. Muayene ile birlikte yapılan ultrason çekimleri tanı konulmasında oldukça önemli bir rol oynuyor.
Genler, etkili!
Yumurtalık kanserinde risk artırıcı faktörler bulunuyor. Aile geçmişinde özellikle kız kardeş ya da annede daha önce yumurtalık kanseri öyküsünün olması riski yükseltiyor. Birinci derece yakınları arasında iki veya daha fazla kişide meme, mide, bağırsak, rahim, yumurtalık gibi bir kanser türü görülen kadınlar da risk grubunda sayılıyor.
Obezite
Yumurtalık kanserinde etkili bir diğer faktör işe obezite. Günümüzde gittikçe yaygınlaşan obezite, pek çok hastalığa zemin hazırladığı gibi yumurtalık kanseri riskini de artıran faktörler arasında sayılıyor.
Ertelenen annelik
Yine günümüzde yaşam koşulları nedeniyle 35 yaşından sonraya ertelenen annelik ya da hiç anne olmamak, yumurtalık kanserinde önemli bir rol oynuyor. Ayrıca erken adet görmek ya da menopoza geç girmek de risk faktörü olarak kabul ediliyor.
Birincil tedavi yöntemi cerrahi
Yumurtalık kanserlerinde birincil tedavi yöntemi ameliyatla tümörlü dokuların tamamen alınması. Ancak ileri evre hastalıklarda bazen ameliyat yapılamayabiliyor. Ameliyat sonrasında uygulanan kemoterapiden de oldukça yüksek oranlarda fayda sağlanıyor. Bazı seçilmiş olgularda operasyon öncesinde dahi kemoterapi ile tedaviye başlanıyor. Yumurtalık kanseri tedavisi radyoterapiye rutinde başvurulmuyor, ancak nadir durumlarda ışın tedavisinden yararlanılması gerekiyor.