Türkiye Kanser Kontrol Programı sayesinde ”meme kanseri erken teşhis oranlarında” da artış sağlandı…

Türkiye’de yılda yaklaşık 27 bin kadına meme kanseri tanısı koyuluyor. Sağlık Bakanlığı, ”Türkiye Kanser Kontrol Programı” sayesinde,  meme kanserinde de erken teşhis oranlarında büyük artış sağlandığını bildirdi.

 

Sağlık Bakanlığı, Türkiye Kanser Kontrol Programı sayesinde,  meme kanserinde de erken teşhis oranlarında büyük artış sağlandığını bildirdi.

Dünyada ve Türkiye’de meme kanseri…

”1-31 Ekim Meme Kanseri Farkındalık Ayı” nedeniyle Sağlık Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, bu yıl meme kanserinde erken teşhisin önemini vurgulamak amacıyla ”Farkında Ol Harekete Geç” sloganının kullanılacağı kaydedildi.

Meme kanserinin, Dünya Sağlık Teşkilatı Uluslararası Kanser Araştırmaları Ajansı verilerine göre, dünyada kadınlarda yeni tanı koyulan kanserlerin yüzde 23,8’ini oluşturarak ilk sırada yer aldığına dikkat çekilen açıklamada, ”Yılda yaklaşık 2,3 milyon kadının hayatını etkilemektedir. Ülkemizde ise yılda yaklaşık 27 bin kadına meme kanseri tanısı koyulmaktadır” denildi.

Kanser Kontrol Programıyla erken teşhiste büyük artış…

Diğer kanser türlerinde olduğu gibi meme kanseriyle mücadelede de önde gelen stratejinin, taramalar
yapılarak hastalığı erken evrede yakalamak olduğuna vurgu yapılan açıklamada, şöyle denildi:

” Buradan hareketle, Sağlık Bakanlığı tarafından ülke düzeyinde yürütülen Türkiye Kanser Kontrol Programı başlatmış olup, bu programın neticesinde ülkemizde meme kanserinde de erken teşhis oranlarında büyük artış sağlanmıştır. En son ulusal kanser istatistiklerine göre, yeni tanı alan meme kanserlerinin yüzde 48,3’ü lokalize kanserler iken yüzde 10,5’i uzak organ tutulumlu kanserlerdir.
Türkiye Kanser Kontrol Programı dâhilinde tarama stratejilerinin yanı sıra korunma ve önleme
programları ile halkın konuya ilişkin bilinçlendirilmesi çalışmaları da etkili olarak yürütülmektedir. Bu
bağlamda kadınların öncelikle meme kanserinin risk faktörleri, belirtileri, tanı ve tedavi yöntemleri
konularında bilgilendirilmesi, kanserden korunacak sağlıklı yaşam koşullarına yönlendirilmesi
önemlidir.”

Meme kanseri risk faktörleri…

Açıklamada, meme kanseri risk faktörleri şöyle sıralandı;

 Hareketsiz bir yaşam sürmek,
 Fazla kilolu veya şişman olmak,
 Tütün ve tütün ürünleri kullanmak,
 Alkol kullanmak,
 Hiç doğum yapmamış veya geç doğum yapmış olmak,
 Hiç bebek emzirmemiş olmak,
 Yoğun meme dokusuna sahip olmak,
 Erken adet görmek ve geç menopoza girmek,
 Menopoz sonrası iki yıldan uzun süreyle hormon ilacı kullanmak,
 BRCA1, BRCA2 gibi belirli genlere sahip olmak,
 Göğüs kafesi bölgesine radyoterapi almış olmak.

Bunların yanında kişinin tek memesinde kanser olması veya ailesinde, özellikle anne ve kız kardeş gibi birinci derece akrabalarında meme kanseri görülmesi de meme kanseri görülme riskini artırmaktadır.

Kadınlarda görülme sıklığı erkeklerden 100 kat fazla

”Meme kanserinin kadınlarda görülme sıklığı erkeklerden 100 kat fazladır ve yaş ilerledikçe (40 ve üstü
yaşta) meme kanseri görülme riski ve sıklığı artmaktadır.” denilen açıklamada,  meme kanserinin belirtileri de şöyle sıralandı:

 Memenin bir kısmında veya tümünde şişlik, memede şekil değişikliği,
 Memede veya meme ucunda ağrı,
 Meme derisinde kaşıntı ve yanmayla belirgin yangısal durum (egzama, mayasıl),
 Memede portakal kabuğu görünümü,
 Tek taraflı meme ucunda akıntı (özellikle kanlı akıntı),
 Meme veya meme ucu derisinde kızarıklık, kabuklaşma, kalınlaşma, çekilme, içe çöküntü,
 Koltuk altında kitle (Bazen memede kitle hissedilmeden önce kanser koltuk altında veya
köprücük kemiğinin etrafında şişme veya kitleye neden olabilir).

(Visited 30 times, 1 visits today)