Yürüyüşün mucizevi etkisi: Zihni “Resetliyor”, ruhu iyileştiriyor!
- D vitamini takviyesi almadan önce iki kez düşünün! - 10 Kasım 2025
- Uzmanlar uyarıyor: “Yorgunluk ve kilo değişimleri hafife alınmamalı.” - 9 Kasım 2025
- Yaşlılarda “Anlık Unutkanlıklar” ne diyor? - 9 Kasım 2025
Günlük yaşamın koşturmacası içinde en basit ama en etkili kaçış yollarından biri: Yürüyüş. Uzmanlar, hem bedeni hem ruhu iyileştiren bu ulaşılabilir egzersizin, modern insanın stresle başa çıkmasında kilit bir rol oynadığını belirtiyor.
NPİSTANBUL Hastanesi Uzman Klinik Psikolog Cumali Aydın, kısa bir yürüyüşün bile zihni “resetleme” gücüne sahip olduğunu vurgulayarak, düzenli yürümenin ruhsal sağlığımız üzerindeki derin etkilerini gözler önüne serdi.
Kısa Bir Yürüyüş Bile Zihinsel Reset Görevi Görüyor!
Uzman Klinik Psikolog Cumali Aydın, yürüyüşün erişilebilirliğine ve basitliğine rağmen psikolojik faydalarının çok derin olduğunu ifade etti. Aydın, “Psikolojik açıdan bakıldığında, düzenli yürüyüşün stres seviyesini azalttığı, kaygıyı hafiflettiği ve depresif belirtileri azaltmaya yardımcı olduğu bilimsel araştırmalarla kanıtlanmıştır,” dedi.
Bilimsel çalışmalar, haftada 150 dakika yürüyen kişilerde depresyon riskinin yaklaşık yüzde 30 daha düşük olduğunu gösteriyor. Aydın, bu durumun yürüyüş sırasında salgılanan endorfin ve serotonin gibi “iyi hissettiren” hormonlarla ilişkili olduğunu belirtti. “Yoğun iş temposunda bile kısa bir yürüyüş, zihinsel bir reset görevi görebilir; zihni toparlar, düşünceyi berraklaştırır ve ruhu rahatlatır,” diye ekledi.
Doğa Yürüyüşleri: Ruh Haline Çifte Etki
Uzman Klinik Psikolog Cumali Aydın, şehir içi yürüyüşlerin de faydalı olduğunu ancak doğa yürüyüşlerinin ‘çifte etki’ yarattığını vurguladı. “Doğada yürümek, sadece hareket etmeyi değil, aynı zamanda çevresel faktörlerden beslenmeyi de içerir. Kuş sesleri, temiz hava, yeşil renklerin sakinleştirici etkisi beyin üzerinde doğrudan rahatlatıcı bir etki yaratır,” dedi.
‘Yeşil alan terapisi’ olarak bilinen araştırmalar, doğada geçirilen 20 dakikalık bir yürüyüşün bile kan basıncını düşürdüğünü, zihinsel yorgunluğu azalttığını ve yaratıcılığı artırdığını gösteriyor. Aydın, şehirde yürüyüş yaparken dikkat dağıtıcı unsurların fazla olabileceğini ancak yine de hareketsiz kalmaktan çok daha iyi olduğunu belirtti. “Kısacası, her yürüyüş iyidir, ama doğada yapılan yürüyüş ‘çifte etkilidir’ diyebiliriz,” şeklinde konuştu.
Kısa Vadede Ruh Halini Düzeltiyor, Uzun Vadede Duygusal Dayanıklılığı Artırıyor
Yürüyüşün kısa vadede ruh halini hızla iyileştirdiğini belirten Aydın, “Zihinsel olarak sıkıştığınızda 15 dakikalık bir yürüyüşle kaygı düzeyinizin düştüğünü, düşüncelerinizi daha net toparlayabildiğinizi fark edersiniz. Bu, beynin dopamin ve endorfin üretimini hızla artırması sayesindedir,” dedi.
Uzun vadede düzenli yürüyüşün ise daha kalıcı bir duygusal denge sağladığına dikkat çeken Aydın, “Araştırmalar, yürüyüşün beyin yapısını bile olumlu yönde değiştirdiğini gösteriyor. Düzenli egzersiz yapan bireylerde öğrenme ve hafıza ile ilişkili beyin bölgesi hipokampus hacminin arttığı görülmüştür. Bu da daha dirençli bir duygu düzenleme sistemi anlamına gelir. Yani yürüyüş, kısa vadede ruh halini düzeltirken, uzun vadede duygusal dayanıklılığı artırır,” açıklamasını yaptı.
Yürüyüş, Şehir Yaşamını İyileştiren Bir Alışkanlık Olmalı!
Uzman Klinik Psikolog Cumali Aydın, yürüyüşü yaygınlaştırmanın en önemli yolunun onu günlük hayatın doğal bir parçası haline getirmek olduğunu vurguladı. Aydın, yerel yönetimlere güvenli ve yeşil yürüyüş yolları oluşturma çağrısı yaparken, grup yürüyüşleri düzenlenmesi ve medyanın yürüyüşü “sağlık yatırımı” olarak tanıtmasının önemine değindi. “Japonya’daki ‘orman banyosu’ kültürü gibi örnekler bize yol göstermeli. Araba yerine yürümek, asansör yerine merdiven kullanmak gibi küçük değişiklikler bile büyük fark yaratır,” dedi.
Aydın, toplum genelinde yürüyüşün sadece bireysel sağlığı değil, aynı zamanda sosyal bağları güçlendiren ve şehir yaşamını iyileştiren bir alışkanlık olarak benimsenmesi gerektiğini belirterek sözlerini tamamladı.
